21 Aralık 2012 Cuma

Büyüyoruz...

Uykular sorun hala. Bir türlü oturtamadık. Zaten çok hafif uykusu ama biz göz açıp bakma seviyesini geçtik. Artık minik bir sesle birlikte yatakta oturur pozisyona geçiyor kuzum. Bir de gözleri kısıyor, şirin şirin gülümsüyor. "Annecim kızma bak çok şirinim" modunda hem de. Kendi kendine uyuyacağı günleri sabırsızlıkla bekliyorum. Çünkü hala emerek uyuyor.

Kendi kendine çatalla meyva yemeyi çok seviyor Mira. Minik minik kesiyoruz. O da batırıp batırıp götürüyor ağzına. Çiğneme kısmını atlamaya çalışıyor ama :) Elini yıkadıktan sonra koşturup kremi gösteriyor. Elleri kremleniyor. Sonra da evdeki herkese koklatılıyor o el. Bir de bir gözlüğümüz var. Onu takıp takıp geziyoruz.



Hmmm başka başka.. Her müzik sesine ki bu reklam müziği bile olsa oynuyor. Büyüdüğünde naz yaparsa bu günleri anlatmalıyım kendisine. Kalça kıvırmada gayet başarılıydın diyerek. Her sözü anlıyor, her komuta yanıt veriyor. Ama hala sözcükler sınırlı… En sevdiği şey tuvalet kağıdını kaçırıp bir köşede parça pinçik etmek. İşte bu da kanıtı :))



Bu arada Aralık 15de minik Revna da doğdu. Halamızın ilk bebeği. Mira'nın papucu dama atılır mı bilmem de kendisi bebekle hiç ilgilenmedi. Ağladığında, emerken, ya da onla ilgilenilirken. Şöyle bir baktı ve kafasını çevirdi. Muhatap almadı :) Büyüdüklerinde bir olup bizi perişan edeceklerini düşünüyoruz yine de.




Hiç yorum yok:

Yorum Gönder