7 Kasım 2013 Perşembe

En Keyifli Zamanlar

20131107-182233.jpg

Zaman geciyor, buyuyorsun :)

Her gecen ay icin; "En keyifli zamani iste bu" diyorum.

Senle gecen her gun, her dakika bir mucizeye taniklik etmek, nirvanaya ulasmasi ruhun.

Çok naifsin, bir o kadar sevgi dolu ve akilli.

İyi ki benimsin Mira. Evet evet kusura bakma, benimsin sen :)

22 Temmuz 2013 Pazartesi

Baloncuk!

Kim der bu kız baloncuklardan deli gibi korkuyordu diye. Bir korkumuzun daha üzerine gittik. :)

[fvplayer src='http://www.miralog.com/wp-content/uploads/2013/07/IMG_17371.mp4']

 

Puzzle

[fvplayer src='http://www.miralog.com/wp-content/uploads/2013/07/IMG_17351.mov']

 

 

20 Temmuz 2013 Cumartesi

Aşağı :)

IMG_1729[1]

Sabahtan babamızın da işe gideceğini fırsat bilerek gittik birlikte çocuk parkına. Her haftasonu aynı şeyi diyorum. Boğulma şu evin işine. Ve mutlaka çıkar Mira’yı diye. Havalar da bir garip olunca üşüteceğim diye korkup evde oynuyorduk. Bu sabah dayanamadım giydik cicilerimizi çıktık oyun parkına.

Devamı mı? Nasıl olsun, mutlu, huzurlu bir Mira :)

[fvplayer src='http://www.miralog.com/wp-content/uploads/2013/07/salincak.mp4']

 

KAYDIRAK

IMG_1729[1]Sabahtan babamızın da işe gideceğini fırsat bilerek gittik birlikte çocuk parkına. Her haftasonu aynı şeyi diyorum. Boğulma şu evin işine. Ve mutlaka çıkar Mira’yı diye. Havalar da bir garip olunca üşüteceğim diye korkup evde oynuyorduk. Bu sabah dayanamadım giydik cicilerimizi çıktık oyun parkına.

Devamı mı? Nasıl olsun, mutlu, huzurlu bir Mira :)

 

 

17 Temmuz 2013 Çarşamba

Mira!

 

[fvplayer src='http://www.miralog.com/wp-content/uploads/2013/07/IMG_15131.mp4']

 

2 Temmuz 2013 Salı

Su! (Hani bilmeyen varsa diye)

 

[fvplayer src='http://www.miralog.com/wp-content/uploads/2013/07/IMG_12421.mp4']

 

Diş böyle fırçalanır :)

[fvplayer src='http://www.miralog.com/wp-content/uploads/2013/07/IMG_12311.mov']

 

“Tencere-Kaşık-Tencere-Kaşık-Tencere....”

IMG_1226[1]Kızım, canım, her şeyim... İçim titriyor sana her baktığımda. Her yeni keşfettiğin kelimede, her tekrarında. Papağan modundasın artık. Ne söylesem tekrar ediyorsun.

Kendince minik oyunların var. Mesela işaret parmağınla birşey gösteriyorsun; atıyorum “tencere” sonra bambaşka birşey gösteriyorsun; “kaşık” sonra ilkine geri dönüyorsun ve ben seni gıdıklayana kadar suratında kocaman bir gülümseme ile bana tekrar ettiriyorsun. “tencere-kaşık-tencere-kaşık-tencere....”

Evet güzel gelişmeler var. Ama geçtiğimiz 1 ay boyunca -ve hatta 6-7 haftayı buldu bu süre- ara ara ishal olman ve yine ara ara kusman sonucunda istediğimiz gibi kilo alamadın. Dişine bağladı doktorlar. Alt dişlerin patlayınca da rahatladın. Ama takipteyiz seni. Ciddi birşeyler olmasın diye dua ediyorum sürekli. Boyun uzadı. Ama biraz daha narin görünüyorsun gözüme. Neyseki toparlamaya başladın.

Bu süreçte seni üşütmekten korkan anneannenin de etkisiyle yıkanmaların haftada 1e kadar düşünce banyo yapmaktan korkmaktasın bu ara. Küvete girmeyi reddediyorsun. Seni tekrar alıştırmaya çalışmamız gerekiyor. Küvete suda boyanabilir kalemler koyduk. Her tür oyuncağı dayadık ama ı ıh. İnatçı keçim benim şu an su gerektirmeyen temizleyicilerle temizlenme derdindesin sadece. Bu hafta içinde direncin kırılmalı. Yoksa 2 haftadır adam gibi yıkanmadığın için bana heyheyler gelecek.

“Bu da bana küpe olsun. Olur da kardeşin olursa asla asla asla 2 günde 1 yıkamaktan vazgeçilmeyecek. “

1 Temmuz 2013 Pazartesi

Şebeğim Ben!

 

[fvplayer src='http://www.miralog.com/wp-content/uploads/2013/07/IMG_11741.mp4']

Ama ama ama çok tatlı değil miyim? :)

10 Haziran 2013 Pazartesi

#direngezi

IMG_0767[1]

31/05/2013 tarihinden itibaren gözümüz kulağımız Halk Tv de.

Gönlümüz direnişçilerle.

Biz de gittik Geziye. Ama çok kalamadık Mira yüzünden.

Hoş, o ilk günkü rezalet hava, yerini daha ılıman ama stresli bir havaya bıraktı.

İstanbul dışındaki her şehirde polisin orantısız güç kullanımı mevcut.

Mira da şaşkınlıkla izliyor olanları. :(

 

 

28 Mayıs 2013 Salı

Aç!

IMG_0364[1]


Aman da aman karnı mı acıkırmış kuzumun? :)


1 hafta süren ishalli diş çıkarmaya çalışma seansları sonrasında süzülmüştü Mira. Şimdi toparlanmaya çalışıyor. Karnını ovuşturup "Aaç! Aaaç!" diyor. Çatal- kaşık mükemmel şekilde kullanılıyor. Yani bizim bu kız ziyadesiyle büyüyor :)


Ben de o "leb demeden leblebiyi anlıyorum" modumdan çıksam iyi olacak. Çünkü anneannemizin uyarmasından da anlaşılacağı üzere bu çocuk bu şekilde geç konuşacak. "Bu" dedikçe ya da işaret ettikçe her şey kendisine veriliyor çünkü. Arada "Efendim? Anlamadım Mira." demek lazımmış :)


Hıhım. Anne olmak zor zanaat. Çok keyifli orası ayrı...

24 Mayıs 2013 Cuma

Çıksın Bu Dişler!

1 haftadır ishalimiz devam ediyor. Köpek dişleri yüzündenmiş. Virütik, mikrobik birşey olabilir mi acaba diye düşünüp endişelendik ama doktorumuz da (5. Denememiz- bu da pek içimize sinmedi ) endişelenecek bir şey olmadığını köpek dişleri çıkarken ishal yapabileceğini söyledi. Ateş de olurmuş ama Mira’nın ateşlenmeme gibi bir durumu var. Maşallah!

12,900 kilo olduk. Boyumuz da uzadı gidiyor. Henüz ölçemedim evet. Ama kocaman bir hatun olma yolunda Mira :)

19 Mayıs 2013 Pazar

Adele

 

[fvplayer src='http://www.miralog.com/wp-content/uploads/2013/07/IMG_12541.mp4']

Adele seviyor Mira. Gözlerini kapatıyor kendinden geçiyor :)

15 Mayıs 2013 Çarşamba

6-7-9-10

image

Sayı sayıyoruz artık. Ama işimize gelen sayıları :)

- Hadi Mira, sayalım. 1-2-3-4-5-

- Attıııı! Yediiii! Dotusss! OOOOOn!

- Isırabilir miyim lütfen?

- I IIIIH!!!

 

12 Mayıs 2013 Pazar

Damacana ile imtihan!

 

[fvplayer src='http://www.miralog.com/wp-content/uploads/2013/07/IMG_01521.mp4']

27 Nisan 2013 Cumartesi

Demir

Haftasonu havanın 30 derece olacağını öğrenince plan yaptık hemen. Özlem ve yakışıklı oğlu Demir'le buluştuk bugün. Parka gittik. Sonra onlarda aldık soluğu.
Tedirginliklerim vardı. Çünkü Mira hep minik bir ailede, sınırlı kişiyle iletişimde. Doğru düzgün çocuk görmeden büyüyor şimdilik. (Oyun grubu araştırmalarım devam ediyor)
O yüzden acaba nasıl davranır diye düşünüyordum. Ama yanılttı beni bitanecik kızım.
Çok uyumluydu. Paylaştı oyuncaklarını. Mızmızlanmadı. Sakin sakin uyudu.
Bana da -artık tedirgin olmadan- onunla her şeyi yapabileceğimi bir güzel gösterdi yani :)

8 Nisan 2013 Pazartesi

Büyüyoruz...

Her gün yeni birşeyler öğreniyor, her gün yeni bir şey keşfediyorsun. Yeni mimikler yerleşiyor yüzüne. Daha anlamlı bakıyor, daha anlayışlı oluyor, numaralar yapıyorsun artık bitanem.
Her gün hayranlığım büyüyor sana baktıkça, her gün daha da çok seviyorum seni. Sen de sevgini gösteriyorsun artık bolca. Sarılmaların arttı. İşten gelince bir sarılışın var bana, bir pışpışlayışın var anlatamam. Dayıyorsun başını omzuma. Sarılıyorsun sıkı sıkı. "Anneem" diyorsun.
O an işte ben tüm yorgunluğumu unutuyor, bulutlara yerleşiyor kalbimi sıkan bu sevgi ile seni içime sokmadan nasıl dayanabilirim diye düşünüyorum.
Seni deli gibi seviyorum ben.
Mira. Hayatımın anlamı. Canımın parçası. İlkim, tekim, en büyük aşkım.
Bu ara anneannede kaldığın için haftada 2 gece görüşemiyoruz. Günler zaten torbaya girmiş durumda. Özlemimiz şiddetli yani. Sen benim kadar hissetmiyorsun tabi ki. "Boğaaaç, Aaaaba" diye geziniyorsun evde bir güzel. Herkes emrine amade. Herkes sana kul köle. :)


19 Şubat 2013 Salı

Sticker

Sticker delisi bir kızım var, evet evet. Yanlış yere yapıştırıyor ama olsun. Minik parmaklarıyla teker teker çıkarıyor yerlerinden. Dudaklarını da büzüştürüp yapıştırıyor yüzünün her yerine :) Sonra da bir koşu aynanın yanında alıyor soluğu... Kokoş olacak kesin :)

4 Şubat 2013 Pazartesi

Anadolukavağı



Büyüyor kızım, uslanıyor da. Artık dışarıda çığlık atmak eline geçirdiğini etrafa fırlatmak gibi huyları yok. Uslu uslu oturuyor. Önündeki yemekten atıştırıyor. En önemlisi de mutlu. Her daim gülümsüyor.
Bu haftasonu hava da güzel olacak, biraz hava alsın kuzumuz dedik kalktık yollandık Anadolukavağına. Köpekleri sevdi, kedilere seslendi:  "tediii" diye. Kuşlara el salladı.
Bi eli babasında iken beni çağırdı. Diğer elini tutmam için.
Sonra da ayaklarını kaldırdı kendince oyun yaptı.
Bunu nasıl öğrendiğini biz anlayamasak da pek eğlendi yavrum :)
Bunlar da fotoğrafları :



26 Ocak 2013 Cumartesi

Kuzene İlk Öpücük

Kuzenimiz doğduğundan beri kendisini yok sayıyorduk. Gözümüzün ucu ile bir bakıp sonra direk başka şeyle ilgileniyorduk. Bunu kıskandığı için mi yoksa bizimki de daha küçük diye mi yapıyor bilemiyorduk amaaa ta ki bugüne kadar. Bizi ziyarete geldiler. Ben de minik Revna'nın yanına gittim elimi karnına koydum onu okşarken Mira'yı çağırdım. Yavaş yavaş geldi. Gülümsedi ona. Sonra bana baktı. Yaklaştı yaklaştı... Öptü sonra da...
Yakaladık o anlarını.